- ezdâd
- (A.)[ داﺪﺽا ]karşıtlar, zıtlar.
Osmanli Türkçesİ sözlüğü . 2015.
Osmanli Türkçesİ sözlüğü . 2015.
EZDAD — Zıdlar. Mukabil ve muhalif olan şeyler. Birbirinin tersi veya zıddı olanlar.(Şu kâinata dikkat edilse görünüyor ki: İçinde iki unsur var ki, her tarafa uzanmış, kök atmış: Hayır şer, güzel çirkin, nef zarar, kemâl noksan, ziya zulmet, hidayet… … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
CEM-İ EZDAD — Birbirine zıd şeylerin bir arada bulunması … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
ENDAD Ü EZDAD — Benzerler ve zıtlar … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
HALK-I EZDAD — Birbirine zıd halleri bir şeyde yaratmak. Meselâ: Bir zerrede hem def edici hem de cezb edici (çekici) kuvvetin bulunmasını yaratmak … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
MECMA-ÜL EZDÂD — Zıtların toplandığı yer. * Mutlak hürriyet … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
AZDAD — (Bak: Ezdâd … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
DIDD — (C.: Ezdad) Mugâyir, aykırı. * Düşman. * Nazir, misil, benzer … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
İNKILÂB-I HAKAİK — Hakikatlerin tam zıddına dönmesi (ki, böyle bir şey mümkün değildir.) (Bak: İçtima ı zıdden) (İnkılâb ı hakaik ittifâken muhaldir. Ve inkılâb ı hakaik içinde muhal ender muhal, bir zıd, kendi zıddına inkılâbıdır. Ve bu inkılâb ı ezdâd içinde… … Yeni Lügat Türkçe Sözlük